Osmancık-Kargı baraj gölünde canavar tabir edilen Gümüş Balığı avı başladı

Osmancık-Kargı baraj gölünde canavar tabir edilen Gümüş Balığı avı başladı

Çorum’un Osmancık-Kargı Boyabat Baraj gölünde motorlu kayıklarla sığ kenarlarda balık yumurtaları ile beslendiği için "istilacı tür"olan, yöre halkının "canavar"adını verdiği gümüş balığı avcılığına başlandı.

Baraj gölünde sadece diğer balıkların balık yumurtaları ile beslenen ve diğer balık neslini yok eden Gümüş Balığını 60 kişilik ekipel günlük 5 ile 10 ton arasında avlanan balıklar, Başta ABD, Yunanistan, Fransa ve İspanya olmak üzere Avrupa ülkelerine gönderiliyordu. Covit-19 yani Corona Virüs salgını nedeniyle bu sezon avlanan balıklar gönderilebilmesi için Balıkesir Bandırma’da büyük soğuk hava depolarında muhafaza edilecek.

Kargı Su Ürünleri Kooperatiflerine üye balıkçılar, baraj gölünde ilk hafta tuttukları gümüş balıkları ile hareketli bir sezona başladı. Baraj gölündeki tatlı suda sığ kenarlarda yaşayan 7 ila 10 santimetre uzunluğundaki Gümüş Balığı, plankton ve diğer balıkların yumurtaları ile beslendiği için tatlı sularda yaşayan canlı türlerine zarar verdiği belirtildi. Su ürünleri kooperatifi  işletmecisi  Ali Aktaş, "Canavar’’adını verdiğimiz Gümüş Balıklarını geçen yıllarda  günde 3 ile 5 ton arasında avlıyorduk. Bu sezon bu sayı  5 ile 10 ton  olacak, seneye ise sayı 10 ile 20 ton arasında olacağı tahmin ediyoruz. Bu baraj gölü çok ağaçlıklı olduğu için su azalınca sahillerde kepçe ile düzleyerek daha çok avlanma yapılmasına zemin hazırlıyoruz. Gümüş balığı tuttukça çoğalan bir balık cinsidir. Soğuk hava depolu kamyonlara doldurulan balıklar Balıkesir Bandırma’ya gönderilerek orada büyük soğuk hava depolarında ihraç edilmek üzere bekletilecek. Yurt dışına ihraç edilerek Döviz girdisi sağlanıyor Türkiye kazanıyor.  Latince adı “Atherina” olan “Gümüş Balığı”, diğer canlı türlerine zarar verdiği için bakanlıkça av yasağı kapsamı dışında bırakılıyor" şeklinde ifadelere yer verdi.

Balıkçı Hakan Arslan da "Baraj gölümüz henüz yeni bir baraj ve 2 yıldır avcılık yapabiliyoruz. Buradan tuttuğumuz balıkları dondurarak araçlara yükleyerek fabrikaya gönderiyoruz. Burada önceden bizim ekin için arazilerimiz vardı hepsi suyun altında kaldı. Biz de burada balıkçılık sektörüne girerek kendimize yeni bir iş kapısı oluşturduk. İlk başladığımızda bu işin yapanların sayısı oldukça düşüktü ancak bunun her geçen yıl artacağını düşünüyorum" diye konuştu.

Her yıl üretimlerinin artacağını belirten balıkçı Özkan Kışla ise "Bu balığı avlamak sazan, yayın gibi balık türlerine göre daha zor avlanan bir tür. Ağın yapısı daha sık bir yapıya sahip. 50-70 ve 100 metrelik ağlarımız var. 100 metrelik bir bağı atıp tekrar toplayabilmek için en az 4 kişinin çalışması gerekiyor. 100 metrelik ağımızı günde 10 sefer atıp tekrar toplayabiliyoruz. Kıyıdan 100 metre açığa ağ atabiliyoruz. Balığın boyu 5 ile 7 santimetre civarında değişiyor. Zaten bu balığın küçük olanı makbul ve daha değerli" dedi.