Osmancık'ta 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlamaları

30 Ağustos Zafer Bayramının 99. Yılı Kutlama Törenine:
Osmancık Kaymakamı Ayhan Akpay, Belediye Başkanı Ahmet Gelgör, Cumhuriyet savcısı Yunus Dönmez,Osmancık Garnizon Komutan V. Yakup Kara, İlçe Emniyet Müdür V.  Durhasan Güngör, Osmancık İlçe Milli Eğitim Müdürü İdris Makineci, İl Genel Meclisi Üyesi Mehmet Yücel, AK Parti Osmancık İlçe Başkanı Şerif okudan, CHP Osmancık İlçe Başkanı Sadık Eker, MHP Osmancık İlçe Başkanı Satılmış Karatağ, İYİ parti Osmancık ilçe Başkanı Mustafa Sefer Boyacı,kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleri, askeri erkân, gaziler, şehit yakınları ve vatandaşlar katıldı.

Atatürk Anıtı'na Kaymakamlık çelenginin sunumuyla birlikte saygı duruşu akabinde  İstiklal Marşımızın okunmasıyla başlayan kutlama töreni,
Astsubay üst çavuş Ali Şener’in günün anlam ve önemini belirten konuşmaları ile devam etti. Konuşmalarında ;

Sayın Kaymakamım, Sayın Komutanım, Sayın Belediye Başkanım, Aziz Şehitlerimizin kıymetli Yakınları, Kahraman Gaziler, Silah Arkadaşlarım ve Sayın Konuklarımız.

Bugün, mazisi insanlık tarihi ile başlayan necip Türk Milletinin ve kahraman Türk Ordusunun en şanlı zaferlerinden biri olan, 30 Ağustos 1922'de kazandığımız Başkomutanlık Meydan Muharebesinin 99'uncu yılını kutlamanın haklı gururu ve heyecanını yaşıyoruz.

Osmanlı Devletini 1.Dünya Savaşına, sonrasında ise Mondros Mütarekesi ve Sevr Anlaşmasına götüren süreç: 1071 Ağustosunda bu kutsal toprakların Türk Milletine vatan olması ile başlayan ve Türk'e yönelmiş bin yıllık öfkenin, intikam hırsına dönüşmesi ile şekil bulmuştur. Türk Milleti tarih sahnesinde yer aldığı günden itibaren onu yok etmek, mağlup etmek isteyen güçler her daim ola gelmiştir. Ancak her seferinde Türk Milletinin sinesinde beslediği kahraman evlatları bu hain emellere dur demesini bilmiştir. 30 Ağustos 1922'de kazanılan bu zafer ile bu toprakların ezeli ve ebedi vatanımız olduğu tüm dünyaya bir kez daha ilan edilmiştir. Bu zafer, tarihe gömülmek istenen bir milletin küllerinden doğuşunun, şahlanışının, tarih sahnesine yeniden çıkışının ilanıdır.

Tarihçiler Büyük Taarruz için şu ifadeyi kullanmıştır. "Türkler, Mohaç Meydan Muharebesi'nden yüzyıllar sonra yine parlak bir imha muharebesi kazandılar." Bu muharebelerde Türk Ordusu çok kısa sürede, kendisinden üstün düşman kuvvetinin büyük bölümünü imha ve esir etmiştir.

Ağustos ayında gerçekleşen bu iki zaferden; 1526'daki Mohaç Meydan Muharebesi Avrupa tarihini değiştirdi, 1922 Dumlupınar'daki Başkomutanlık Meydan Muharebesin de ise bu toprakların Türk'ün anavatanı olduğunu tüm dünyaya tekrar tescil ve kabul ettirmiştir. Ayrıca askeri açıdan bir diğer önemli husus da günün şartlarında bir ordunun, bu kadar kısa sürede 500 km.lik mesafeyi yaya olarak ve savaşarak kat etmesidir.

26 Ağustos 1922'de başlayan Büyük Taarruz, 30 Ağustos 1922'de Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nde zafer ile taçlanmış, müteakiben Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!"emri ile devam eden takip ve imha harekatında son düşman askerinin de vatan topraklarından atılması ile neticelenmiştir.

30 Ağustos'un gerçek anlamını ve öneminin Büyük Zafer'in ikinci yıl dönümünde Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiği söylevde görürüz; "Harpler, yalnız karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir. Meydan muharebesi milletlerin bütün varlığı ile ilim ve fen alanlarındaki yükselmeleriyle, ahlaklarıyla, kültürleriyle kısaca bütün maddi ve manevi kudret ve faziletleriyle çarpıştığı bir imtihan meydanıdır."

 İşte kazanılan zaferi muhteşem kılan unsur, harbin; kadın, çocuk, yaşlı demeden milletçe topyekün bir savaş olarak icra edilmiş olmasıdır. Bu zaferler, Türk Milletinin son nefesine kadar yok edilmedikçe, Türk'ün istiklalinin elinden alınamayacağını, Türklerin yalnız askeriyle değil, milletiyle topyekün olarak savaştıklarını ispatlamaktadır.

Türk silahlı Kuvvetleri ülkemizin huzur ve bekasını sağlamak, bölgemizde ve dünyada sürekli barışın tesisine katkıda bulunmak için tarihinden ve milletinden aldığı güçle, modern harp silah ve teçhizatıyla, güçlü ve dinamik personeliyle, ulaştığı yüksek eğitim seviyesiyle, dostlarının ve ülkemizin güvencesi, düşmanlarımızın korkulu rüyası olmaya devam etmektedir. Dünyanın sayılı askeri güçlerinden birisi olan Silahlı Kuvvetlerimizin her zaman, her yerde ve her şartta verilecek görevleri ifaya hazırdır.

Bayrakları bayrak yapan, üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa, vatandır. Bu toprakları bize vatan yapan Kahraman ecdadımız, hiç kimseden yardım beklemeden, damarlarındaki asil kanda buldukları güçle bu zaferleri kazanmışlarıdır. Tıpkı ATATÜRK'ün, Nutuk'ta ifade ettiği gibi: "İnsaf ve merhamet dilenmekle millet işleri, devlet işleri görülemez. Milletin ve devletin şeref ye bağımsızlığı korunamaz..." unutmamıştır.  unutmayacaktır.ilkesi, bu kahraman milletimiz utanmamıştır, utanmayacaktır. Türk Milleti, Türkiye'nin gelecekteki çocukları, bunu bir an olsun akıllarından çıkartmamalıdırlar.

Ay yıldızlı bayrağımızın altında özgürce yaşamamızı sağlayan, Cumhuriyetimizin kurucusu Ebedi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, silah ve dava arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz.” Diyerek konuşmalarını bitirdi.

Buradaki törenden sonra Osmancık Kaymakamı ve protokol üyeleri kaymakamlık makamında kutlamaları kabul ederek çikolata ikramında bulunuldu.

Kabul töreninden sonra şehitlik ziyaret edilerek şehitler için Osmancık ilçe müftülüğü görevlileri tarafından Kur'an-ı Kerim tilaveti yapıldı.Duaların ardından kutlama programı sona erdi.